Ülkemizdeki bütün su
kaynaklarının planlanması, yönetimi, geliştirilmesi ve işletilmesinden
sorumlu birim genel bütçeye dahil yatırımcı bir kuruluş olan Devlet Su İşleri
Genel Müdürlüğü (DSİ)’dür. Faaliyetlerini Çevre Ve Orman Bakanlığına bağlı
olarak sürdürmektedir.
DSİ Genel Müdürlüğü 6200 sayılı DSİ Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Vazifeleri Hakkında
Kanun ile 18 Aralık 1953 tarihinde kurulmuştur. Bir kamu
kuruluşu olarak kendine verilen taşkın koruma, sulu tarımı yaygınlaştırma,
hidroelektrik enerjisi üretme ve büyük şehirlere içmesuyu temin gayelerini
etkin bir şekilde yerine getirebilmesi bakımından, söz konusu dört maksadın
ortak noktası olan baraj çalışmaları konusunda öncelikli faaliyetlerini
sürdürmektedir.
DSİ Genel Müdürlüğü
faliyetlerini 167 Sayılı
Yeraltısuları Hakkında Kanun ve 1053 Sayılı
Ankara, İstanbul ve Nüfusu 100 binden Fazla Olan Yerleşim Birimlerine
İçmesuyu Temini Hakkında Kanun ile sürdürmektedir.
Aşağıdaki kanunlar ile
kanunların içerdiği görevler DSİ Genel Müdürlüğü’nün faliyetlerini
oluşturmaktadır. 28.02.1954 tarih ve 6200 sayılı Teşkilat ve Vazifeler
Hakkındaki Kanun ile ;
03.07.1968 tarih ve 1053 sayılı Ankara,
İstanbul ve Nüfusu 100 000’den Büyük Şehirlere İçme Suyu Temini Hakkında Kanun
ile ;
- Baraj ve isale hattı,
- Su tasfiye tesisi inşaatları,
- Su depoları yapmak
DSİ Genel Müdürlüğü bu hedeflere ulaşmak
için; aşağıda belirtilen faaliyetlerde bulunarak teknik, ekonomik aynı zamanda
çevreyle uyumlu projeler geliştirmekte ve uygulamaktadır. Bu çalışmalar;
• Temel araştırma ve etütler,
- nehir akım ve yeraltısuyu seviye ölçümleri,
- toprak analizleri ve sınıflaması,
- zirai ekonomi analizleri,
- jeolojik, hidrojeolojik, jeoteknik ve jeofizik etütler,
- su kalitesi analizleri,
- su yapıları modellemesi,
- yapı malzemelerinin fiziksel ve kimyasal analizleri,
Su havzalarının
geliştirilmesi gayesiyle etüt ve planlama,
• Master plan ve fizibilite çalışmaları,
• Su yapılarının projelendirilmesi (barajlar, hidroelektrik
santraller, sulama ve drenaj
sistemleri, su arıtma
tesisleri, taşkın koruma yapıları vb.)
• Baraj yapımından etkilenen halk için gerektiğinde arazi
kamulaştırması ve yeniden
yerleşim planlarının
hazırlanması,
• Çevresel etki değerlendirme (ÇED) raporlarının hazırlanması,
• Projelerin yatırım programına alınması,
• İhale dokümanlarının hazırlanması ve ihalenin gerçekleştirilmesi,
• İnşaatların denetimi,
• Su yapılarının ilgili kurumlara devri (hidroelektrik santrallerini
Elektrik Üretim A.Ş.’ye, su
arıtma tesislerini
belediyelere vb.)
• Sulama işletmeciliği ve yönetiminin sulama birliklerine devri,
• Yukarıdaki işlerin gerçekleştirilmesi maksadıyla, gerekli makine
ve teçhizatın temini.
Türkiye su zengini bir
ülke değildir. Kişi başına düşen yıllık su miktarına göre ülkemiz su azlığı
yaşayan bir ülke konumundadır. Kişi başına düşen yıllık kullanılabilir su
miktarı
|